Kamion, tedarik zincirinize tüm bunları kazandırırken karbon salınımızı da azaltmanızı sağlar! Daha fazla bilgi için! Uzmanımız Sizi Arasın

Robotik ve Otomasyon Depoları Nasıl Değiştiriyor?

Kamion » Lojistik Sektör Özel » Robotik ve Otomasyon Depoları Nasıl Değiştiriyor?
Yazar : Kübra Çınar
15 Ağustos 2024 - Lojistik Sektör Özel
12345
Loading...
145 Görüntülenme

Depolamanın Geçmişi ve Geleceği 

Son dönemlerde teknolojinin kaydettiği ivme, robotların geçmişten günümüze kadar yaşadığı evrim ile birleşti. Yatırım maliyeti yüksek olan, depolama alanlarını tamamen baştan yaratmayı gerektiren geniş kapsamlı sistemler yerine mobil cihazlar üretildi. Özellikle depo alanında toplayıcı hareketli mobil robotlar, yüksek başlangıç maliyetine katlanmak istemeyen firmalar için ideal bir seçenek. Teknolojinin gelişimi, robotik ve otomasyon süreçlerine yatırım yapmayı kolaylaştırdı. Yüksek başlangıç maliyetlerini daha erişilebilir rakamlara çeken teknoloji, verimliliği artırarak müşteri memnuniyetini maksimum seviyelere çıkardı. 

Teknolojinin gelişimi nedeniyle rekabet avantajını kaybetmek istemeyen markalar, inovasyon odaklı bir tedarik zinciri yönetimi benimsemek zorunda. Taşımacılık süreçlerinin hızlı ve daha az maliyetli olarak gerçekleştirilebilmesi için etkili yöntemlerden biri, robotik tasarımların aktif kullanılması. Robotik sistemler ve otomasyon, tedarik zincirindeki depolama faaliyetlerini kökünden değiştiriyor. İnsan gücünün sınırlarını aşan ve hata payının yüksek olduğu lojistik süreçlerinde robotlar, işlevsel bir kullanım sunuyor. 

Lojistik 4.0 uygulamaları olarak isimlendirilen teknolojik gelişmelerin depolama alanında nasıl fark yarattığına gelin birlikte bakalım. 

Tedarik zincirinde kilit rol oynayan depolama süreçleri, karmaşık iş akışları gerektirmekte. Ürünlerin raflara yerleştirilmesi, yüklerin sevkiyat alanına getirilmesi, depolarda yer değişikliğinin yapılması, taşıma aracına yüklenmesi gibi süreçlerde insan gücü ve makine operatörleri kullanılıyor. Yapay zekanın gelişimi otomasyon sistemlerini kendi kendine öğrenebilen bir hale getirdi. Akıllı depo yönetiminde insan müdahalesi en aza indirilerek öğrenen, karar veren ve uygulamaya geçen robotik sistemler tercih ediliyor. İnsan faktörü lojistik süreçlerde zaman kaybı, yüksek hasar oranı, yanlış sevkiyat gibi sorunlara neden olabilmekte. Depolamanın geleceğinde insan faktörü kontrol ve yönetim alanlarında yer bulacak, daha yüksek verimlilik sunan robotik sistemler ise iş akışını sürdürecek.

Depolama faaliyetlerinin etkili yönetilmesi, lojistik süreçlerinin başarısında önemli. Geçmiş dönemlerde insan kas gücüne ve fiziksel becerilere dayanan depolama işlemleri, günümüz teknoloji sayesinde otomatik bir hal aldı. Depolamanın geleceği robotik ve otomasyon sistemler nedeniyle insana ihtiyaç duyulmayan bir dünya olarak görülebilir. Bu yanlış bir öngörüdür. Teknolojinin yaşadığı evrim sayesinde depolamanın geleceğinde insan, yönetim ve kontrol alanlarına odaklanacak. Kas ve işletim gücü robotlara bırakıldığı için çalışan deneyimi daha iyi seviyelere çıkarılabilecek. 

Akıllı Depo Yönetiminde Kullanılan Sistemler

Depolama faaliyetleri lojistik süreçlerde en fazla maliyet gerektiren unsurların başında yer alıyor. Bunun sebebi; otomasyon ve robotların yavaş yavaş sisteme dahil edilmiş olmasına rağmen hala insan faktörüne yüksek oranda ihtiyaç duyulması. Gelen taleplere göre ürünlerin toplanması, ayrıştırılması, paketlenmesi ve sevkiyata hazır hale getirilmesi için otomasyon sistemlerinin kullanılması maliyetlerin düşürülmesi için önemli. 

Robotik sistemlerin lojistik süreçlerine dahil edilmesi; konteynerlerin yüklenmesi ve boşaltılmasında geçen sürenin kısa olmasını, ürünlerin hasar oranının azaltılmasını ve elleçleme faaliyetlerin daha işlevsel hale getirilmesini sağlıyor. Robotların konteyner içine uzanan teleskopik konveyörler ile tasarlanması ve bu konveyörlerin sensörler ile desteklenmesi gerekiyor. Algılama sistemleri ve hareket unsurları, konveyörün işlevsel şekilde çalışmasına yardımcı oluyor.

Konteyner Elleçleme Robotları

Yükleyici ve boşaltıcı robotlar, işlevsel bir çalışma mekanizması sunuyor. Hız ve etkinlik düzeyi yüksek olduğu için depolama maliyetlerini düşürmede etkili. İnsan gücüne kıyasla daha fonksiyonel olan elleçleme robotları, yüklerin zarar görmeden alan içine yerleştirilmesini sağlıyor. Algılama sistemleri sayesinde RFID etiketini okuyarak gerçekleştirmesi gereken operasyonel süreci, minimum hata ile uygulayabiliyor. Tamamı boşaltılmayacak veya yüklenmeyecek malların etiketlerini okuyarak uygun olanları seçebiliyor. Bu sistemin etkili şekilde çalışabilmesi için etiketlendirme ve paketleme işlemlerinin doğru yapılması önemli. Depolama faaliyetlerinde dijital araçlara geçiş yapıldığında tüm sürecin aksamadan ilerlemesi için sistemlerin birbiri ile entegre edilmesi gerekiyor. Günümüzde genel olarak yarı robotik tasarlanan elleçleme sistemleri, yapay zekanın gelişimi sayesinde gelecek dönemde tam otonom hale gelecek.

Toplayıcı Robotlar (AMR)

Otonom mobil robotlar, gelişmiş haritalama ve yerelleştirme teknolojilerini kullanarak depo alanı içinde hareket edebiliyor. Ürünlerin raflardan toplanmasına ve uygun yere getirilmesine yardımcı oluyor. Nesnelerin interneti sayesinde farklı otomasyonlar ile iletişim kurabilen robotlar, daha işlevsel bir depo alanı yaratıyor. Toplayıcı robotların ilk dönemde kullanılan tasarımları, belli sistemler ve rotalar üzerinde ilerliyordu. Başlangıç maliyeti açısından yüksek rakamlar gerektiren ve depo alanını yeniden tasarlamaya mecbur bırakan bu sabit robotlar, yerini yavaş yavaş mobil tasarımlara bıraktı. Mobil hareketli toplayıcı robotlar, depo alanı içinde ray sistemi olmadan hareket edebiliyor. Bu robotların en belirgin özelliği; rafları hareket ettirmeden depo alanı içinde serbestçe dolaşabiliyor olmaları. Hareketli toplayıcı robotlar sahip oldukları üç boyutlu tarayıcı kameralar ve sensörler ile ürünlerin yerini tespit edebiliyor ve toplayabiliyor. 

Otomatik Kılavuzlu Araçlar (AGV)

Önceden belirlenen rota üzerinde ilerleyen, engellerden kaçabilen, yüklerin hasar almadan taşınabilmesini sağlayan sürücüsüz araçlar olarak tanımlanıyor. Depo alanına yerleştirilen veya yükleme noktasına götürülen ürünlerin kesintisiz bir akış içinde ilerlemesini sağlıyor. İnsan müdahalesine ihtiyaç duymadan çalışan tasarımı sayesinde iş gücü açısından maliyet tasarrufu için etkili bir yöntem.

İşbirlikçi Robotlar

Değişen müşteri beklentileri elleçleme faaliyetlerinin daha karmaşık olmasına yol açtı. Türdeş şekilde talep edilmeyen ürünler, müşterilerin gereksinimlerine ve kişisel özelliklerine göre tercih edilir hale geldi. Farklı beklentilere sahip müşterilere teslimat yapılırken sorun yaşanmaması için lojistik süreçlerinin iyi yönetilmesi önemli. Paketleme, birleştirme ve ayrıştırma işlemlerinde kullanılan robotlar, hataları minimuma indirmek için etkili. Paketleme ve ambalajlama süreçlerinde fonksiyonel robotlar, çalışanların iş yükünü büyük oranda azaltıyor. 

Lojistik 4.0 Teknolojilerinin Depolamaya Sağladığı Avantajlar

Endüstri 4.0 ile hayatımıza giren teknolojiler lojistik süreçleri daha işlevsel hale getirdi. Global pazarda tedarik zincirinin etkili yönetilmesi firmaların başarısı üzerinde kritik rol oynuyor. Lojistik 4.0 devrini başlatan dijital araçlar, tedarik zincirinde firmalara farklı avantajlar sunuyor.

Teknolojinin depolama faaliyetlerinde yarattığı faydaları yakından inceleyelim;

  • IOT ve sensörler ile tasarlanan mobil cihazlar, VR gözlüklerle eğitim, eş zamanlı performans ölçümü, 360° yetkinlik değerlendirme modeli gibi gelişmeler, işgücü verimliliğini yükseltmek için önemli. Bu dijital gelişmeler sayesinde hata oranları düşüyor, işlemler hızlanıyor ve çalışanların iş yapış stilleri yeniden şekilleniyor.
  • Gömülü sistemler ve bütünleşmiş yazılımlar, robotik sistemler, süreç otomasyonu, karar destek sistemleri, optimizasyon algoritmaları depolama süreçlerinin daha fonksiyonel şekilde yönetilmesini sağlıyor. Tekrarlayan işleri yapan robotlar, insan gücünün yaratıcı alanlara aktarılması için etkili.
  • Makine öğrenmesi, mobil onay ve yönetim sistemleri fazla mesai ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Çalışma sürelerinin kısaltılması ve çalışan maliyetinin azaltılması için yapay zeka destekli mobil cihazların kullanılması gerekiyor. Kendi kendine öğrenen, karar alabilen ve uygulayan robotlar, insan faktörüne daha az ihtiyaç duyuyor.
  • Büyük veri analitiği, simülasyon sayesinde depo kapasitesi daha verimli hale getiriliyor. Yüksek hacimlerde ürün depolanması, ürün yerleşim ve planlamasının doğru yönetilmesi, zamandan tasarruf edilmesi için gerçek dünyanın sanal ortama aktarılması önemli. 

Depolamanın Geleceğindeki Zorluklar

Endüstri 4.0 uygulamaları tüm sektörlerde dijitalleşme sürecini hızlandırdı. Tedarik zincirinde dijitalleşmenin önünde duran en temel iki zorluktan bahsedebiliriz. İlki; nitelikli iş gücünün yeterli olmaması. Çalışanların ve genç yeteneklerin kendini bu yönde geliştirmesi dijital çağa ayak uydurmak için kritik öneme sahip. Depolamanın geleceğinde birbiri ile entegre olan sistemler, akıllı yönetim yazılımları ve yüksek işlev sunan robotlar yer alacak gibi görünüyor. Bu durumda insan faktörü teknik, programlama ve güncelleme gibi alanlara doğru yönelecek. Depo çalışanlarının gelecek dönemde üstlendikleri görevler daha yüksek düzeyde niteliklilik ve uzmanlaşma gerektirdiği için eğitime yatırım yapılması önem taşıyor. Sürekli öğrenme ve teknolojinin yakından takip edilmesi, çalışanların gelişimine destek olunması, yeteneklerin firma bünyesine çekilmesi ve elde tutulması depolamanın geleceğinde yaşanacak zorluklar arasında. 

Depolamanın geleceği için öne çıkan diğer bir zorluk ise, yatırım maliyetlerinin yüksek olması. Türkiye’de sürücüsüz araçlar ve drone gibi teknolojilerin kullanılabilmesi için alt yapıların yetersiz olması gelişimi durduran bir etki yaratıyor. Firmalar bu konuda Ar-Ge çalışmalarına hız vermeli, devlet desteklerini takip etmeli, yeni çıkan daha uygulanabilir teknolojileri tercih etmeli. Örnek vermek gerekirse sabit otonom araçlar yerine daha az başlangıç maliyeti gerektiren hareketli mobil robotlar kullanılabilir. Sabit robotların hareket edebilmesi için depo alanında ray sistemleri uygulanması gerekirken güncel gelişmeler doğrultusunda üretilen mobil robotlar serbest dolaşabilme yeteneğine sahip. 

Teknolojinin önlenemez yükselişi ve yapay zekanın gelişimi lojistik sektörünün evrilmesini sağlıyor. Tedarik zincirinde maliyetleri düşürmek, zamandan tasarruf etmek ve değişen müşteri beklentilerine anında cevap vermek isteyen firmalar, lojistik süreçlerini gözden geçirmeli. Robotik ve otomasyon araçlarını depolama sistemlerine entegre etmeli ki çağın gerekliliklerine uyum sağlayabilsin. Ancak teknolojiyi yakından takip eden ve çevik bir yaklaşım benimseyen markalar, lojistik sektörünün geleceğinde başarılı olabilir. 

 

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/967206

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1441352

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/499301

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/2624477

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/818998

 

 

Bu yazıyı paylaşmayı unutmayın!

yük tasiyanlar yük verenler
Hemen Başla